SAVAŞÇI

2025-01-27

Bir savaşçı her zaman doğru olanı yapacak cesareti gösterir. Yapmaya değer olduğuna karar verdiği, farklı olanı seçer. Bir savaşçının hayatını ilginç kılan tehlikeli oluşudur. Hiç beklenmeyen bir an sert bir hücumla saldırır. Tedirgin etmek, yıldırmak ve uğrunda ölümü göze aldığı şanlı maziyi yine diriltmek, üzerine titrediği, özlemi, uzaktaki kalbi bir çarpan kalbiyle karanlık bir şafağın bağrında, yeniden ulu hanlar yurdunda kavuşmak ister. Gökten inen lavdan kanı, ruh ve kalbe zincir vurarak, korkaklığı öğretmek isteyenlere, cehennemi yaşatır. Koruduklarını ilelebet var etmek için kalp atışları hızlı, çarpışacağı yağı dünkü tanıdığı, ruhu hareketi sağlayan al kanı, büyüklük düşüncesi yolunda kahramanca ebedî şanlı, göğsünde tutuşturur binlerce yıldan beri ışığı, kalbindeki vazifenin onuruyla ad bırakmadan yok olanlarındır. Gerçek erdemlerin sahibi kılı kırk yaran hesapların yer aldığı, göğüs göğüse çetin bir savaşın içindedir. Sert bakışlı savaşçı, manevî değerlere disiplinle bağlı, geçmişin övüncelerine, görgü ve düşüncelerine, o büyük inzibatın üstün kuvvetlerine sımsıkı kendisini adamıştır. Yağmur getiren güçlü rüzgârlarında, kar tipilerinde, en büyük engellerle hareketsiz kalmakla sınanan yürüyüşünde, kendisini esir etmek isteyenlere karşı, birleşerek, geçmişten derin bir kuvvet, geleceğe şanlı ve güzel zaferleri taşımak, büyümek ister. Büyük fedakârlıklar hareket ettirici, çok uzaklardaki soluğuyla var olmak bilinci heyecan verici, kurt başlı sancak altında tekrar bir araya gelerek, yaşamak kararlılığıyla içten dileğidir. Övünç veren eski günleri özler, aynı büyük maziye kavuşmak, kalbini ümitle doldurur. Savaşçı, her işini bilerek yapar, sözlerini düşünerek söyler. Vatan, ruhunda adı çağrılan, dönmez sözünden, uğrunda akıtmazsa damarlarında tek zerre kalmasın kan, ölümün soluğuyla pusu, o kadar güzel kalbine soğuk değer, kasvetli ay ışığı gölgesi olmayanların bir parçasıdır. Ruhunda kopan isyan fırtınasıyla kalbi vedalara maruz kalmış olsa da çatışmanın ortasında kalbini titreten o eski zamanların hücumuna kalkar, bir avuç soysuz leş parçalarının düştüğü yerde ancak çarpışarak ölüm tertemizdir. Fedakârlığa dayanan vazifeli ruhlar ciddî, amansız savaşçılardır. Harita okumak, el yordamıyla sınır çizenlerin işi değildir. Sınırı, manevî güç itibarıyla kudretli, ocaklardaki kahpece yapılan düşmanlığın kalbinde canlı hatıraları, aziz şehitlerin ruhu, şanlı mazide büyük zaferlerle pek çok övünç, tıpkısı bugün ve gelecekte de birçok muzafferiyet, çizecektir. Yurdun çıkarları mevzubahisse, her kahraman ruh hazırdır. Soğuk yaylaların yüksek dağ zirvelerinde, zihinde canlandırmanın çok ötesinde her türlü güçlükle, esas fedakârlığın çelik kadar sağlam vatan sevgisi, onu yüksekte tutmak isterken ölen ve yaşayan, geride kalanlara bir onur mirası bırakabilmek için, üstündeki üniformanın şerefi için hayatlarını feda eden kutlu yiğitleri hiçbir zaman unutmayacak, daima onların ayak izleriyle yürüyecektir. Tarihî düşmanlarla mücadele etmek, geçmişe göre geleceğini belirlemeyi istemek sağlam ahlâklı, yüksek karakterli kimselerden oluşmuş, büyüklük düşüncesiyle tarihî miras olan hakları isteyebilecek kabiliyette, zeki kişilerle mümkündür. Kanunlar, yalnızca büyük bir tarihî mirasın sonucu olan devlet çıkarlarını muhafaza etmek, yükseltmek bilinciyle çıkarılır. Toplumsal bir adalet ancak diri ve uyanık tutar. Bir savaşçı manevî kuvvetleri bilerek, hissederek yarınlara umutlu bakar. Bütün kalbin hakiki kuvveti, eski hudutlarını muhafaza etmek isteğiyle, iradesiyle çarpar. Nereye doğru ilerlediğini gören, bilen, her zaman kendini hazırlayan, keskin zekâlı, ince düşünceli savaşçı, yolunda engelleri kaldırarak ilerler. Manevî yönleri zayıf olanların saldırılarını bir bir söküp atar. Ürküntü içinde, aynı yön ve aynı doğrultuda yürüyen ihanet, emri sorgulamayan savaşçı ile karşı karşıya gelir. Kuvvetli ve bilinçli, sözünde duran savaşçının her hareketi ahlâkîdir. Sorumluluklarından asla kaçmaz. Kutlu ne varsa inkâr eden, alıştığı aşağılanmayla yere vurulur. Bilerek ölüme atılan kahramanlığın ruh bulduğu savaşçı, yalnız kendi dilini konuşur. Çünkü ihanet, hep karanlıkta göreni bulur. Ölüme yürüyenler, sınırlarını genişletmek ister. Ahlâkî ve manevî kuvvetlerle yetişmiş genç bir nesil, ateş çemberinin içinden geçen hakikî sert bir vazifelidir. Aynı zamanda giriş yaparak bütünüyle kuşatmak, karakterdendir. Tam bir imanla ant içmiş ölüme yürüyüş, manevî kuvvetin ve kararlılığın açık ifadesidir. Savaşçı kalbinden gelen feryadı bastırarak, kendisine karşı duyulan büyük sevgi ve boğazında konuşmasını engelleyen bir intikam duygusuyla, vadide dolaşan daimî rüzgârlar gibi muhteşem saydığı atılışını yapar. Artık gözü arkada kalmaz, kalbi kiniyle diridir. Kutlu silahı ışıklandırır bahtı, yürekli ümidi doldurur onur ufuklarını, güzel yüzüyle bozkır adlı, karanlık bir şafağa doğru takılır gözlerin ışıltısı, ölüm dirim çarpışmasından kuvvet verir. Kalp lâyıkıyla atar. Şanlı bayrağı dağlara diktiği an, en kutlu onurdur. Savaşçı bir ruhtur. Kudretli isteği, güçlü inancı tıpkı kurt başlı tuğu yükseltirken muhteşem disiplini, içten bağlılığı ve yüksek hasletleri, şerefli geçmişin hafızasını taşıdığı bütün yolların ucu, uzaklarda ezelî ağrıyan kalbine ulaşır. Nice kefensiz kutlu ruh, yüce dileğe doğru yürüyen savaşçının yüreğinde, özleminde, bütün tarihi dolduran asaletinde, dünü unutmayan, geleceğe umutla bakan duygu, düşünce ve eylemleriyle yaşar. Pek çok veda zamansız, kor taşıyanın acısı bağrında sessiz, ansızın düşmanın karşısında belirir, bayrağı için can verir savaşçı, evvelki nesillerin bugünkü kuşaklara büyük vazifelerini hatırlatan üzücü ve dokunaklı öğütlerini asla unutmaz. Temeli kuvvetli, şanlı utkulu, sağlam köklü, ululuğun peşinden koşan, geçmişin övünçlerini bilir. Büyük düşünceler saldırıcıdır. Düşman aynı, eski, istekli hâl içindeyken, hayat bir mücadele alanıyken, hâlâ yırtıcılığa saldırılması, gaflet uykusuyla bilincin yitmesidir. Tarihin akışını değiştiren kutlu büyük günler, hep hücum gücüyle tehlikeleri ortadan kaldırmıştır. Tarihî zorunluluk, cesaretle çarpışan, büyük fedakârlıklar davası ardından koşanları, büyüklük düşüncesinde birleştirecektir. Çünkü başkalarının iradesine bağlı olarak yaşamak, savaşçı ruh için onursuzluktur. Vatanını çok seven, üstün karakterli, ileriyi görebilen, ciddî ve kararlı savaşçı, unutmaz. Hakaret, haddi olmayana yakışmaz. Mazinin parlak sayfaları bunu söyler. Edepsizlik, aşağılık duygusuyla birleşse de ilericilik incileri dizilse, bayrağın şerefini koruyanlar, unutulmayacaktır.